Documenti di Didattica
Documenti di Professioni
Documenti di Cultura
Adjetivos (sıfatlar)
büyük: grande.
küçük: pequeño.
iri: enorme.
iyi: bueno.
kötü: malo.
yakışıklı: guapo.
çirkin: feo.
yeni: nuevo.
eski: viejo.
genç: joven.
taze: fresco.
yorgun: cansado.
kalın: grueso.
hafif: ligero.
kolay: fácil.
zor: difícil, complicado.
yüksek: alto.
alçak: bajo.
geniş: ancho
dar: estrecho.
ensiz: estrecho.
karanlık: oscuro.
ziya: claro.
şeffaf: transparente.
opak: opaco.
El Adjetivo:
1.– El Adjetivo en turco siempre va delante del nombre al cual califica. Si el adjetivo va detrás del
nombre, el significado cambia completamente.
Ejemplos:
2.– Cuando el articulo indeterminado acopaña al nombre, el adjetivo se coloca delante del artículo, es
decir, el artículo siempre va inmediatamente delante del nombre.
Ejemplos:
Ejemplos:
ilkbahar: la primavera
yaz: el verano
sonbahar, güz: el otoño
kış: el invierno
Vocabulario y expresiones:
mevsim: estación.
hava: el clima, el tiempo.
hava durumu: las condiciones climáticas.
bulut: la nube.
yağmur: lluvia.
yağmak: llover.
yağmur mevsimi: estación de las lluvias.
gökgürültüsü: trueno.
şimşek: relámpago, rayo.
sel: torrente, diluvio.
su birikintisi: charco.
fırtına: tempestad, tormenta, temporal.
rüzgar: el viento.
kasırga: tornado, ciclón.
tayfun: tifón.
kar: nieve.
kardan adam: muñeco de nieve.
kartopu: bola de nieve.
don: helada, escarcha, hielo.
dona çekmek: helar.
don tutmak: helar.
gökkuşağı: arcoiris.
pus: bruma.
sis: niebla.
çiy: rocío.
güneş: el sol.
Hava durumu nasıl?: qué tiempo hace?
güneşli: hace sol.
Hava güzel: hace buen tiempo, hace bueno.
Hava kötü: hace mal tiempo, hace malo.
fırtına çıktı: se desató la tormenta.
Rüzgarlı: hace viento.
Soğuk olmaya başladı: está empezando a refrescar.
Soğuk: hace frío.
Serin: hace fresco.
Sıcak: hace calor.
Yağmur yağıyor: está lloviendo.
Kar yağıyor: está nevando.
üşümek: tener frío.
ıslanmak: mojarse.
köpek el perro.
köpek
la caseta del perro.
kulübesi
yavru köpek
el perro cachorro.
havlamak ladrar.
kedi el gato, la gata.
kriko el gato.
kedi yavrusu el gato cachorro.
yavru cría, cachorro.
miyavlamak maullar.
at el caballo.
kısrak la yegua.
ahır cuadra, caballeriza.
kanarya el canario.
muhabbetkuşu el periquito.
tünek el columpio.
kuş el pájaro.
kafes la jaula.
kanat el ala.
kaplumbağa la tortuga.
kurbağa la rana.
tavşan el conejo.
tavşan kafesi la jaula del conejo.
boğa el toro.
buzağı el ternero.
inek la vaca.
koyun la oveja.
kuzu el cordero.
keçi la cabra.
horoz el gallo.
tavuk la gallina.
balık pez; pescado.
akvaryum acuario.
fare el ratón.
salyangoz el caracol.
arı abeja.
ördek el pato.
ördek yavrusu cría de pato.
zürafa la jirafa.
kartal el águila.
kunduz el castor.
goril el gorila.
zebra la cebra.
panda el panda.
koala el coala.
ayı el oso.
kutup ayısı el oso polar.
leopar el leopardo.
timsah el cocodrilo.
yunus el delfín.
suaygırı el hipopótamo.
rakun el mapache.
gergedan el rinoceronte.
maymun el mono.
kanguru el canguro.
aslan el león.
aslan yavrusu cría de león.
deve el camello.
fil el elefante.
kaplan el tigre.
fok la foca.
mors la morsa.
yılan la serpiente.
pelikan el pelícano.
penguen el pingüino.
flamingo el flamenco.
papağan el papagayo.
martı la gaviota
karatavuk el mirlo.
sincap la ardilla.
kelebek la mariposa.
karınca la hormiga.
sinek la mosca.
sivri sinek el mosquito.
aramak: buscar.
Presente
Afirmativo
Ben arıyorum busco/estoy buscando
Sen arıyorsun buscas/estás buscando
O arıyor busca/está buscando
Biz arıyoruz buscamos/estamos buscando
Siz arıyorsunuz buscais/estais buscando
Onlar arıyorlar buscan/están buscando
Interrogativo
Ben arıyor muyum? busco/estoy buscando?
Sen arıyor musun? buscas/estás buscando?
O arıyor mu? busca/está buscando?
Biz arıyor muyuz? buscamos/estamos buscando?
Siz arıyor musunuz? buscais/estais buscando?
Onlar arıyorlar mı? buscan/están buscando?
Negativo
Ben aramıyorum no busco/estoy buscando
Sen aramıyorsun no buscas/estás buscando
O aramıyor no busca/está buscando
Biz aramıyoruz no buscamos/estamos buscando
Siz aramıyorsunuz no buscais/estais buscando
Onlar aramıyorlar no buscan/están buscando
Interrogativo Negativo
Ben aramıyor muyum? no busco/estoy buscando?
Sen aramıyor musun? no buscas/estás buscando?
O aramıyor mu? no busca/está buscando?
Biz aramıyor muyuz? no buscamos/estamos buscando?
aramıyor
Siz no buscais/estais buscando?
musunuz?
Onlar aramıyorlar mı? no buscan/están buscando?
– Presente aorista:
Afirmativo
Ben ararım busco
Sen ararsın buscas
O arar busca
Biz ararız buscamos
Siz ararsınız buscais
Onlar ararlar buscan
Interrogativo
Ben arar mıyım? busco?
Sen arar mısın? buscas?
O arar mı? busca?
Biz arar mıyız? buscamos?
Siz arar mısınız? buscais?
Onlar ararlar mı? buscan?
Negativo
Ben aramam no busco
Sen aramazsın no buscas
O aramaz no busca
Biz aramayız no buscamos
Siz aramazsınız no buscais
Onlar aramazlar no buscan
Interrogativo Negativo
Ben aramaz mıyım? no busco?
Sen aramaz mısın? no buscas?
O aramaz mı? no busca?
Biz aramaz mıyız? no buscamos?
Siz aramaz mısınız? no buscais?
Onlar aramazlar mı? no buscan?
Pasado
Afirmativo
Ben aradım buscaba
Sen aradın buscabas
O aradı buscaba
Biz aradık buscabamos
Siz aradınız buscabais
Onlar aradılar buscaban
Interrogativo
Ben aradım mı? buscaba?
Sen aradın mı? buscabas?
O aradı mı? buscaba?
Biz aradık mı? buscabamos?
Siz aradınız mı? buscabais?
Onlar aradılar mı? buscaban?
Negativo
Ben aramadım no buscaba
Sen aramadın no buscabas
O aramadı no buscaba
Biz aramadık no buscabamos
Siz aramadınız no buscabais
Onlar aramadılar no buscaban
Interrogativo Negativo
Ben aramadım mı? no buscaba?
Sen aramadın mı? no buscabas?
O aramadı mı? no buscaba?
Biz aramadık mı? no buscabamos?
Siz aramadınız mı? no buscabais?
Onlar aramadılar mı? no buscaban?
– Pretérito Indefinido (Indefinite Past)
Afirmativo
Ben aramışım busqué
Sen aramışsın buscaste
O aramış buscó
Biz aramışız buscamos
Siz aramışsınız buscasteis
Onlar aramışlar buscaron
Interrogativo
Ben aramış mıyım? busqué?
Sen aramış mısın? buscaste?
O aramış mı? buscó?
Biz aramış mıyız? buscamos?
Siz aramış mısınız? buscasteis?
Onlar aramışlar mı? buscaron?
Negativo
Ben aramamışım no busqué
Sen aramamışsın no buscaste
O aramamış no buscó
Biz aramamışız no buscamos
Siz aramamışsınız no buscasteis
Onlar aramamışlar no buscaron
Interrogativo Negativo
Ben aramadım mı? no busqué?
Sen aramadın mı? no buscaste?
O aramadı mı? no buscó?
Biz aramadık mı? no buscamos?
Siz aramadınız mı? no buscasteis?
Onlar aramadılar mı? no buscaron?
– Pretérito Perfecto Narrativo
Afirmativo
Ben aramıştım hube buscado
Sen aramıştın hubiste buscado
O aramıştı hubo buscado
Biz aramıştık hubimos buscado
Siz aramışstınız hubísteis buscado
Onlar aramıştılar hubieron buscado
Interrogativo
Ben aramış mıydım? hube buscado?
Sen aramış mıydın? hubiste buscado?
O aramış mıydı? hubo buscado?
Biz aramış mıydık? hubimos buscado?
Siz aramış mıydınız? hubísteis buscado?
Onlar aramışlar mıydı? hubieron buscado?
Negativo
Ben aramamıştım no hube buscado
Sen aramamıştın no hubiste buscado
O aramamıştı no hubo buscado
Biz aramamıştık no hubimos buscado
Siz aramamışstınız no hubísteis buscado
Onlar aramamıştılar no hubieron buscado
Interrogativo Negativo
Ben aramamış mıydım? no hube buscado?
Sen aramamış mıydın? no hubiste buscado?
O aramamış mıydı? no hubo buscado?
Biz aramamış mıydık? no hubimos buscado?
aramamış
Siz no hubísteis buscado?
mıydınız?
Onlar aramamışlar mıydı? no hubieron buscado?
– Pasado Contínuo Narrativo (Past Progressive Narrative)
Afirmativo
solía estar buscando; estuve
Ben arıyordum
buscando.
Sen arıyordun
O arıyordu
Biz arıyorduk
Siz arıyordunuz
Onlar arıyordular
arıyorlardı
Interrogativo
solía estar buscando ? estuve
Ben arıyor muydum?
buscando?
Sen arıyor muydun?
O arıyor muydu?
Biz arıyor muyduk?
Siz arıyor muydunuz?
Onlar arıyorlar mıydı?
arıyordular mı?
Negativo
Ben aramıyordum no solía estar buscando
Sen aramıyordun
O aramıyordu
Biz aramıyorduk
Siz aramıyordunuz
aramıyordular
Onlar
aramıyorlardı
Interrogativo Negativo
Ben aramıyor muydum? no solía estar buscando?
Sen aramıyor muydun?
O aramıyor muydu?
Biz aramıyor muyduk?
aramıyor
Siz
muydunuz?
Onlar aramıyorlar mıydı?
aramıyordular mı?
B: verbos que empiezan por B
bağırmak: exclamar; gritar, chillar.
basitleştirmek: simplificar; hacer que algo sea más fácil de entender; hacer que algo sea menos
recargado, más sencillo.
başvurmak: consultar.
beslenmek: alimentarse.
bestelemek: componer.
betimlemek: describir.
beyazlamak: blanquear.
bıçaklamak: apuñalar.
biçimlendirmek: plasmar.
biçmek: cortar.
bilemek: afilar.
bilmek: conocer.
boğazlamak: degollar.
boğuşmak: pelearse.
bombalamak: bombear.
borçlandırmak: adeudar.
borçlanmak: endeudarse.
boşalmak: vaciarse; desembocar; descargarse.
boşamak: divorciar.
abartmak: exagerar.
açmak: abrir.
adamak: dedicar.
ağılamak: envenenar.
ağırlamak: hospedar.
ağırlaşmak: ponerse pesado; estar muy enfermo, ponerse peor; volverse muy difícil.
ağlamak: llorar, derramar lágrimas.
ağrımak: doler.
akıtmak: derramar.
aksamak: cojear.
aksırmak: estornudar.
aktarmak: transferir.
algılamak: percibir.
alıntılamak: citar.
andırmak: parecerse a.
anımsatmak: recordar.
anırmak: rebuznar.
aramak: buscar
astarlamak: forrar.
atlamak: saltar.
Se expresa solo en términos de sufijos (en algunos casos, también mediante cópulas).
Las desinencias o sufijos del verbo ser/estar para el presente de indicativo afirmativo son:
Sen …– s Vmayor n
* Vmayor y Vmenor, vocal que corresponda en cada caso según las Reglas de Armonía Vocal
– Si la vocal dominante de la raíz es e ó i, por ejemplo, ‘güzel‘ (bonito/a, guapo/a, hermoso/a, bello/a)
El negativo del verbo Ser o Estar se forma siempre con değil + sufijo (-im, -sin, (-dir ), -iz, -siniz, (dirler ))
Ejemplos:
– ‘sarışın‘ (rubio/a)
Todos obedecen este patrón, salvo el verbo-sufijo ser/estar, que es el único que se considera ‘irregular’.
Verbo Infinitivo
– mak
Raiz +
– mek
Conforme a la primera Regla de Armonía Vocal si la vocal dominante de la raiz del verbo es:
Ejemplos:
açmak – abrir.
kırmak – romper, quebrar, dañar.
korkmak – temer.
okumak – leer, estudiar.
denemek – experimentar, intentar.
içmek – beber.
görmek – ver.
büyümek – crecer.
Sustantivo + L + Vmenor + R
Vmenor -> vocal que corresponda a la vocal dominante según la primera Regla de Armonía Vocal
Vocal
Singular Dominante Sufijo Plural Significado
ev e evler casas
fil i filler elefantes
-ler
köpek ö köpekler perros
gün ü günler libros
Armonía Vocal
Para esta construcción de palabras hay que tener en cuenta las reglas de la armonía vocal.
Normalmente, las palabras originales del turco suelen tener todas sus vocales de una misma clase: o
todas frontales, o todas posteriores. A esto se le llama “armonía vocal”.
Cuando añadimos sufijos a una palabra para modificar su significado, la última vocal de esta palabra
(vocal DOMINANTE) determina la clase de vocal de ese sufijo (frontal o posterior ).
Cuando se añade otro sufijo detrás de un sufijo, la vocal dominante pasará a ser la última vocal del
sufijo anterior. Y así sucesivamente.
Ejemplos
e , i, ö, ü –e
a, ı, o, u –a
Ejemplos:
Vocal
Palabra Cambia a Con sufijo
Dominante
Ev e evler
Fil i filler
–e
Göl ö göller
Yüz ü yüzler
Araba a –a arabalar
Kız ı kızlar
Top o toplar
Kutu u kutular
Ejemplos:
–i (acusativo)
Fil elefante i fili (hp://turco.wordpress.com/tag/turco/2-
gramatica/21-declinaciones/212-acusativo/)
(acusativo)
Göl lago ö gölü (hp://turco.wordpress.com/tag/turco/2-
gramatica/21-declinaciones/212-acusativo/)
–ü
(acusativo)
Gün día ü günü (hp://turco.wordpress.com/tag/turco/2-
gramatica/21-declinaciones/212-acusativo/)
(acusativo)
Baba padre a babayı (hp://turco.wordpress.com/tag/turco/2-
gramatica/21-declinaciones/212-acusativo/)
–ı
(acusativo)
Yıl año ı Yılı (hp://turco.wordpress.com/tag/turco/2-
gramatica/21-declinaciones/212-acusativo/)
(acusativo)
Top pelota o Topu (hp://turco.wordpress.com/tag/turco/2-
–u gramatica/21-declinaciones/212-acusativo/)
Tuz sal u tuzlu salado
Los números: Cardinales y Ordinales
0 sıfır 20 yirmi
1 bir 21 yirmi bir
2 iki 22 yirmi iki
3 üç 23 yirmi üç
4 dört 24 yirmi dört
5 beş 25 yirmi beş
6 altı 26 yirmi altı
7 yedi 27 yirmi yedi
8 sekiz 28 yirmi sekiz
9 dokuz 29 yirmi dokuz
10 on 30 otuz
11 on bir 40 kırk
12 on iki 50 elli
13 on üç 60 altmış
14 on dört 70 yetmiş
15 on beş 80 seksen
16 on altı 90 doksan
17 on yedi 100 yüz
18 on sekiz 200 iki yüz
19 on dokuz 1000 bin
1. birinci primero
2. ikinci segundo
3. üçüncü tercero
4. dördüncü cuarto
5. beşinci quinto
6. altıncı sexto
7. yedinci séptimo
8. sekizinci octavo
9. dokuzuncu noveno
10. onuncu décimo
20. yirminci vigésimo
30. otuzuncu trigésimo
40. kırkıncı cuadragésimo
50. ellinci quincuagésimo
60. altmışıncı sexagésimo
70. yetmişinci septuagésimo
80. sekseninci octogésimo
90. doksanıncı nonagésimo
100. yüzüncü centésimo
1000. bininci milésimo
Ejemplos:
*Nota: en turco no existe el artículo determinado ( ‘el’, ‘la’, ‘los’, ‘las’). Un sustantivo sin sufijos, por
ejemplo, ‘araba‘, puede significar ambos casos: ‘el coche’ o ‘coche’.
Hayır – no.
Tamam – de acuerdo, ok.
Merhaba! – ¡Hola!
Ya siz? – ¿Y usted?
Ya sen? – ¿Y tú?
güle güle! – ¡Hasta la vista! (lo dice el que se queda a quien se marcha)
Diálogo 2:
La familia (Aile)
Kardeş oğlu
Kardeş kızl